
Saklamıştım gözyaşlarımı
Küçük eski kırık bir kutuya
Kırıktan su almış
Gözyaşlarım dışarı çıkmış
Öyle saçıldılar ki şimdi etrafa
Üşeniyorum tekrar toparlayıp aynı kutunun içine koymaya
Ağzımın içinde eski bir küfür
Bünyeye isyankar bir ben
Devler ülkesinde bir kuklanın ayak sesleri
Duyulmuyormuş tepeden
El salla bana gözlerinin en ıslak yerlerinden
Gidiyorumdur belki, işte bak;
Bu, hiç bilmediklerinden….
Küçük eski kırık bir kutuya
Kırıktan su almış
Gözyaşlarım dışarı çıkmış
Öyle saçıldılar ki şimdi etrafa
Üşeniyorum tekrar toparlayıp aynı kutunun içine koymaya
Ağzımın içinde eski bir küfür
Bünyeye isyankar bir ben
Devler ülkesinde bir kuklanın ayak sesleri
Duyulmuyormuş tepeden
El salla bana gözlerinin en ıslak yerlerinden
Gidiyorumdur belki, işte bak;
Bu, hiç bilmediklerinden….
2 yorum:
Gözyaşlarını toparlamakla uğraşma hiç. Bırak onların yerini dudağının kenarındaki kıvrım alsın. Alsın ki gözyaşların saçıldıkları yerde yokolsun gitsin.
Hem gitmek, her zaman veda etmek değil. Bazen daha da yakın olmak biliyosun! Biliyo musun? :)
Gitmek bazen, yokluğunda yanında hissetmek.
Yanında olduğu zamandan, yanında yokken daha çok istemek...
Bilmem mi :)
Yorum Gönder