Şimdi;
Nerede olduğunun bir önemi olmayan bir evin, dut ağaçları içindeki küçük, derme çatma verandasında olmak vardı...
Altımda kısa kot şort, üstümde şort boyunda uzun hırka ve elimde sade guatemala kahvem ile tahta sedirin üzerine serilmiş ince şiltenin soğukluğu ürpertmeliydi şimdi, bacaklarımda yeni çıkmaya çalışan minik tüyleri…
Etrafımı sarmış asmanın yapraklarında gezinen karıncanın karmaşıklığını izlemek olmalıydı tek işim. Reçel kıvamında olmalıydı hayat…
Buika'nın sesi gelmeliydi, açık kalan tahta kapının ardından...
Tereyağlı yumurta kokusunda aşık olmak vardı bir adama.
Yeniden,
Günaydın...
:)
3 yorum:
Geçenlerde oradaydım ben. Oldukça tatmin ediciydi. Herkesten herşeyden uzaklaşmak...
Büyük bir dut ağacının altında, ağaçtan dökülen dutlarla kaplı vıcık vıcık ve gıcır gıcır tahtadan bir verandası vardı evin.
Tanımadığım, hatta hiç görmediğim birisi vardı beklediğim. Onun için tereyağlı yumurta ve sade guatemala kahve hazırladım.
Karınca mevsimsel hazırlığını yaparak "O" gelene kadar oyalansın diye ekmek kırıntıları serpiştirdim asma dallarına.
Rafı karıştırırken Concha Buika CD'si takıldı elime, onu koydum CD çalara ki İspanyol esintisi alır getirir O'nu belki diye. Gelmedi...
Kahve soğudu, yumurta kurudu, CD bitti, karınca gitti...Herşey vardı da çilek yoktu, çilek reçeli kıvamına erişemedi hayat o anlarda.
Geçenlerde oradaydım ben. Nerede olduğunu, nasıl gittiğimi hatırlamıyorum. Sanırım kafam güzeldi, aslında kafam hep güzel. Belki de gitmemişimdir de yazıyı okuyunca şizofrenim azmıştır kim bilir...
kahveyi soğumadan içmeliydin bence, yumurta da midende öğütülmeye başlamalıydı çoktan...
Hatta ekmek banarken yumurtanın sarısına, tırnağın girmeliydi içine. Önce ekmeği yemeli, sonra tırnağını yalamalıydın.
Kokusu sinmeliydi eline, toklukta hissettiğin ve mide bulandırıcı...
CD bittiğinde yenisini koyma gücü var bence sende. Hatta yenileri de vardır elinde eminim. Çekmece en fazla birkaç adımlık mesafede...
Karıncalar da gitmediler, en fazla saklanmışlardır gözlerinin göremediği yerlere.
Dikkatli bak, etrafında olduklarını göreceksin ;)
Sen hiç çilek reçeli tencerede şeker ve limonla pişerken kokusunu içinde hissettin mi?
:)
Yumurta istemedi canım. Zaten kahvaltı alıskanlığı edinemedim oldum olası.
Kahve desen sıcak havada tercih etmiyorum.Çekmeceye gidemiyorum, dizlerimde bir dermansızlık...
Karıncayı göremiyorum, gözlerimde bir bulanıklık...
Çilek reçelinin kokusu mu? Koku hissini kaybedeli uzun zaman oldu.
Hissizim uzun zamandır ya da fazla hissetmekten hissetmeye bağışiklık
kazanmışım.
Yorum Gönder